Көл толкуйт

Толкуйт көлдө уламыштар,

Ак-куулардын көлдөгү изин улап учкан.

Бир келип сууга жүзүн чайып кетет,

Манасчы чал күнүгө,

Kүн алыста.

…Толкундардан сүзүп чыгат чүрөктөй кыз,

Тотуктуруп кыз жүзүн 

Шамал өпкөн,

Күн өпкөн кыз.

Аппак кылып ак көбүк толкун өпкөн,

Бешик болуп

Көк толкун терметкен кыз.

Кыз ийилет

Серенчилеп көздөрүн карайт күндү,

Эсинде жок күн эсеби

Көп өткөнбү,

Аз өткөнбү.

Караит кыз көк бетинде көп куштарды,

Ким билет

Балким алар билет дейби.

Куштар жок

Учуп көздүн кычыгынан,

Дүйнөнүн жетип чексиз бир учуна.

Толкундар куушуп келип жыгылышат

Кыз бүтүн кытыгылап.

Мырза жок.

Аскаларда калганбы кар буюуккан.

Кабарын айтмак анда ай – булутка.

Же жолун тосту бекен шар дарыя… 

Же улуу чөл…

Кыйын го асыл пери жанды унутмак.

Кыз чыгат

Күндө жээкке, кумга ысык.

Кыз жүрөгү,

Кыз денеси кумдан ысык.

Жетмек сүзүп, жетмек чуркап,

Жетмек учуп мырзасына азыр гана,

Тапса эле бир айласын…

Көл толкуйт

Толкуйт көлдө уламыштар,

Ак-куулардын көлдөгү изин улап учкан.

Бир келип сууга жүзүн чайып кетет,

Манасчы чал күнүгө,

Kүн алыста.

Göl Dalgalanıyor – Esentur KILIÇEV*

Çeviri: İbrahim TÜRKHAN

Göl dalgalanıyor,

Dalgasında canlanıyor efsaneler,

Göldeki kuğuların izini takip ederek

Gelip yüzünü ıslatıyor,

İhtiyar Manasçı her gün,

Gurup vakti.

…Dalgalardan salınarak çıkıyor bir güzel kız, 

Okşayarak narin yüzünü 

Rüzgârın öptüğü,

Güneşin öptüğü kız.

Bembeyaz renkli, köpüklü dalgaların öptüğü, 

Beşik olaraktan,

Mavi dalgaların salladığı kız. 

Kız eğilip,

Gözlerini kısarak bakıyor güneşe, 

Zihninde geçen günlerin hesabı yok: 

Çok mu geçmiş, 

Yoksa az mı geçmiştir?

Bakıyor gökyüzündeki kuşlara, 

Kim bilir,

Belki de onlar bilir diye düşünüyordur. 

Kuşlar yok,

Uçtular kirpikler arasından

Dünyanın hayal yetmez bir ucuna doğru.

Dalgalar birbirlerini kovalayarak gelip sahile,

Kızın ayaklarını gıdıklıyorlar.

Yâri de yok.

Karın kapladığı dağlarda mı kaldı? 

Haber verirdi öyle olsa Ay’a, bulutlara. 

Yoksa yolunu mu kesti coşkun nehir?

Ya da ıssız bir çöl…

Zor olacağa benziyor o asil canı unutmak. 

Kız geliyor,

Her gün kıyıya, sıcak kumsala. 

Ürkek yüreği,

Düşünceleri kumdan da sıcak.

Kavuşurdu yüzerek,  

Kavuşurdu koşarak, 

Ulaşırdı uçarak yârine hemen şimdi, 

Ah bir de çaresini bulabilse…

Göl dalgalanıyor,

Dalgasında canlanıyor efsaneler,

Göldeki kuğuların izini takip ederek

Gelip yüzünü ıslatıyor,

İhtiyar Manasçı her gün,

Gurup vakti.

Esentur KILIÇEV*

Şair Esentur Kılıçev, 2 Şubat 1952 yılında Narın bölgesindeki Tiyan-Şan ilçesine bağlı Ak-Kıya köyünde dünyaya geldi. 1969 yılında Bişkek’teki A. S. Puşkin adlı 5 No’lu Ortaokulu bitirdikten sonra Kırgız Devlet Üniversitesinin Filoloji Fakültesine girdi. 3. sınıftayken Leningrad’daki Canov adlı Devlet Üniversitesine geçti ve 1975 yılında mezun oldu. Çeşitli yayınevlerinde çalıştı, redaktörlük yaptı. 1980 yılında “Ala-Too” dergisinin sekreterliğine getirildi. 

İlk şiirleri 1967 yılında yayımlanmaya başladı. Ayrıca K. Çukovski, N. Pagadin, Y. Milev, C. Toşenko, S. Vangeli gibi yazar ve şairlerin eserlerini çevirdi. 1979 yılında Sovyetler Birliği, 1981 yılında da Kırgız Yazarlar Birliği’ne üye oldu. Sovyet ve Kırgız Yazarlar Birliği’nin şeref madalyaları ile Togolok Moldo Edebiyat Ödülü sahibidir. Günümüzde edebiyatla ve gazetecilikle uğraşısının yanı sıra üniversitelerde derslere de girmekte olan Esentur Kılıçev, iki çocuk babasıdır. 

Eserleri

Ündör (Sesler), Şiirler- 1975. 

Caşıl Şoolalar (Yeşil Şuleler)- Şiirler- 1978.

Antologiya kyrgyzskoy poezii (Kırgız Şiiri Antolojisi)- Şiirler- 2000.

Kococaş menen Mergen Bayanı (Kococaş ile Avcının Hikayesi)- 2010 vb.