Ruhun ceplerinde var mı metelik,
Mazeret ihramı yırtık ve delik,
Çık şu kor dediğin kül girdabından,
Kalbin gözlerine sürme sadelik.
Gözlerin dilinde döner acaba,
Sarmal balçığına atılmış çapa,
Hamleler pek güdük, nasırlı çaba,
Çiçeğe su çeken dalda tembellik.
Saz kırık, telleri titrer mekânsız,
Nâdi avaz avaz, şarkı makamsız,
Yürekler kalkışır atmaya kansız,
Engebe, sarp yokuş, aleladelik.
Gün düştün hayattan hep bıktığınla,
Ördüğün yârenlik, ego tığınla,
Sözler kale gibi kumdan yığınla,
Kalp tadı yok dilde, lafta ebelik.
Ne çok kir üst üste, suyla sarılmış,
Çakırkeyif dünyaya, güya darılmış,
Nedir o arınmış, hû’yla karılmış,
Bildin mi tortusuz, yalın bendelik?
Maşallah, günümüzün lüks ve şatafat çağına karşı güzel bir tepkisel şiir olmuş. Allah razı olsun
Bir eleştiri tepki bu kadar tatlı dile getirilemezdi emeğinize sağlık hocam Allah razı olsun
Makamsız şarkılar söyledik ama mutluyduk. Bilmiyorduk bir çok şeyi belki de bundan dolayı mutluyduk. Ne zaman ki öğrendik, kırıldı düşlerimiz, savruldu hayallerimiz ve bir türlü mutlu…
Emeğinize sağlık hocam.
Bir eleştiri tepki bu kadar tatlı dile getirilemezdi emeğinize sağlık hocam Allah razı olsun