İnsan, sol yanından kırılır, kardeş!

Tıpkı kristal gibi taş değince.

Ne takati kalır ne kalpte ateş,

Bir çığlık kopunca kalbinden ince.

Sessizce yığılır zemine adam,

Kristal yürekten artık eser yok.

Kim vurdu darbeyi, bu nasıl kelam?

O bir söz değildi; ya kurşun, ya ok…

Hani uçar gibi mutlusunuzdur

Kanat açmış bir kuş misali gökte.

Bir mızrak yersiniz, silinir huzur,

Artık yoksunuzdur koca felekte.

Hani billur suda yüzersiniz siz,

Tatlı tatlı gülüp, şarkı söyleyip.

Birden donuverir koskoca deniz,

Siz de donarsınız ‘Ah, yandım!’ deyip.

Hani bir çöldesin perişan hâlde,

Bir vaha görürsün, sudan içersin.

Bir serap titreşir hâlde, ahvalde,

Çölde serap eker, serap biçersin.

İşte böyle şaşkın kalır kırılan,

Elindeki gülle öylece donar.

Ya da bir darbede özden vurulan,

Ceylan gibi yürek, ebedi kanar.