gün yitiği düşlerin
üstünde yürüyor yaz, aheste
güvercinler geçiyor gözlerinden
tenha bir ufku süzerken derinden…
kanatlarında sır (s)aklayan anılar
pencerede asılı bir bakış şimdi!
sarkıyor ilmek ilmek, tozlu hüzmelerden
söğüt dallarına yaslanırken bitap ikindi
pastel renkleri esmer gölgelere düşen
gün yitiği düşlerden.
şahane beyti muhayyer gazelin
akşamın perçeminden mülhem
tesiri tarifsiz mananın, sanki irem
alaca karanlıkta müşfik bir elin
başını okşuyor (s)ayesi, mütemadi hislerin…
binbir gece namında bir masal
kirpiklerine akıyor münkesir emelin!
bekliyor gün doğumunu meleklere gülerken
rüya rüya dökülen,
şahane beyti muhayyer gazelin.
düşler de tutar ya sımsıkı insanın elinden
avuç dolusu duaların diliyle
yarların kıyısında gül tutarken bir kalem
fısıldıyor koy(u)lara bütün melaliyle
bulutlarında aymazlık ülkesinin…
doğum sancısında gürbüz sabahlar,
yere bakarken suslar, göğe ağıyor ahlar!
seher yıldızının ardındaki güneş yeniden
rengârenk yağıyor kıraç topraklara
düşler, tutarken sımsıkı insanın elinden.
bir ay-sima geçiyor rüyanın içinden
aynada tutunamayan silüet gibi
göz bebeklerinde gizli, karanfil rengi
yansıyor siyahın kederli tüllerinden…
mücella bir sessizlik ör(t)üyor gölgeleri
sürgün nazarlarda duruyor akrep
düşler sığınıyor kalbin kıyısına lebalep!
yerle yeksan dalgalar arasından
söz katarı hercümerç, dil yarasından
maskeler düşüyor uzun mevsimin peşinden
bir ay-sima geçerken rüyanın içinden.