kolay mı yaşanır sandınız, bulutla tabut öpmenin çelişkisi

tam sırasıdır derken kayıtlardan sıyrılmanın

kolay mı

bir sığınak ummak düş bilmez kiremitlerden

kalbiniz öğretti bana olgunlukla ölmeyi

bir kuyunun cebriyle elinizden düşüp ölmeyen çocuktum

bir deniz çağırsa şimdi alıp götürmeye yaşamaktan yorgun yüreğimi 

giderdim yeter ki siz koksun

vatan koksun yeter ki

bir dalgaya asıp beni

bin şeklini öğretiyorlar boğulmanın 

olsun 

bir aklınız var ya sizin, denizlere egemen

dipte neysem öylece kalayım istiyorum

siz yeter ki bitmeyecek olun 

gitmeyecek olun yeter ki

ne kadar da çoksunuz öyle

gök, deniz, ateş, toprak ve kavuşmak gibi gülüşünüz uzak

gitmenin ve ölmenin en siz hali, anlayacağınız

bana yer açsanız, diyorum

yanınıza uzansam
kırmazsınız beni, değil mi?