daireler çiziyorum, nereye çarpacağımı bilmeden
avucunda unuttuğum ellerime dokundukça
uç uca ekliyorum onları parmaklarım pergel
dudak kenarlarını yukarı çekip elmacık kemiklerine sabitlesem
kaslarım elimdeki kömürden tükürüyor seni üstüme
.
uzaktan alınan ölçünde bedenin tek gözümü kapatır
oranların çenene düşen kavislerinle alnından aksa
kendi rengine aç formundan yitik bir duygu çıkar gözlerine
kâbuslarının katili ben değilim! hislerimin evinde senden uyanınca mevsimlerim
hep aynı yaşta kalacak sandığın korkularınla siyah örtüden bir kefenle saklıyorum!
al işte! kocaman turuncu dağ akan damarlarıma karışıp da batmayan gözlerin
.
ne zaman çocukluğun geçse önüme kırmızı salıncak kurar
ayaklarım sözlerine takılsa diye beklerim gökyüzüne
ah o dönüp duran kırmızın var ya
mayalanan kaoslarda şüphelerime uzadıkça “bir, iki, üç, tıp!”
bozup yalnız oynadığım rulette rapunzellidir yıllar, kimse bilmez
göz kapağına bir sus işareti
sona kalan hurman pijamalarımı giyer, uyur rüyalarıma
.
kalıpsız büstünün imzası
ellerime düşürdüğün boşluğun doldurduğu uçucu bir element
kaybettiğin is kokulu maymuncuğumda
al işte!
Bir başkasının avucunda unutmak ellerini… Ne kadar anlamlı. Çok derin bir şiir. tesekkurler
“Hislerinin evinde senden uyanınca mevsimlerin…”
Elif hanım şiiriniz çok güzel. Gönlünüze sağlık! Yeni şiirlerinizi okumak dileğiyle.
Şiir beni okudu gibi hissettim ☺️ ellerinize sağlık.
Ben kelimelerin görünen yüzünü değil, görünmeyen yüzünü seviyorum. Senin kelimelerin görünmeyen yüzünde saklı hazineler var. Tebrikler. ELİF Hocam
Değerli yorunlariniz icin çok teşekkür ederim. ????????