kolay mı yaşanır sandınız, bulutla tabut öpmenin çelişkisi
tam sırasıdır derken kayıtlardan sıyrılmanın
kolay mı
bir sığınak ummak düş bilmez kiremitlerden
kalbiniz öğretti bana olgunlukla ölmeyi
bir kuyunun cebriyle elinizden düşüp ölmeyen çocuktum
bir deniz çağırsa şimdi alıp götürmeye yaşamaktan yorgun yüreğimi
giderdim yeter ki siz koksun
vatan koksun yeter ki
bir dalgaya asıp beni
bin şeklini öğretiyorlar boğulmanın
olsun
bir aklınız var ya sizin, denizlere egemen
dipte neysem öylece kalayım istiyorum
siz yeter ki bitmeyecek olun
gitmeyecek olun yeter ki
ne kadar da çoksunuz öyle
gök, deniz, ateş, toprak ve kavuşmak gibi gülüşünüz uzak
gitmenin ve ölmenin en siz hali, anlayacağınız
bana yer açsanız, diyorum
yanınıza uzansam
kırmazsınız beni, değil mi?
Bin şeklini öğretiyorlar boğulmanın…????✏️Kaleminize sağlık.
——
Taa içinden duyanlar bilir.
Ağzının kenarından kan damlar gibi okuyanlar bilir, yarım kalmışlığa koca bir direniştir şiir.
Tüm olabilme sızısını alt alta yazabilme çabası. Ne büyük bir çığlıktır ki dünyanın öbür ucundan duyulabilme mucizesi en çok ta.
En kibar kafa tutma çelişkisi. İnsanın en kendi içinde çekilmiş savunması.
Yüreğinize sağlık Jozef Hocam. İsteyip de gidememek…????????????